Header Ads

Çocuklar Ölmesin, Çalıştırılmasınlar Da!

- AHMET İNSEL -
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) tahminlerine göre, 2008’de dünyada 215 milyon çocuk çalışıyordu. 2004’e göre bu sayı ancak 7 milyon kişi azaldı. Bu azalma 5-14 yaş arasındaki çocuklarda ve kız çocuklarında gerçekleşti. Buna karşılık, aynı zaman diliminde, 15-17 yaş arasındaki gençlerde çalışan sayısı 52 milyondan 62 milyona çıktı. Dünyada çocuk işçiliğinin 2010 sonundaki durumunu daha bilmiyoruz. 2008 krizinin bu azalma eğilimini durdurmuş, hatta tersi yöne çevirmiş olması güçlü bir ihtimal

Çalışma Örgütü

İLO, 2002’den beri, 12 Haziran’ı çocukların çalıştırılmasına karşı mücadele günü olarak benimsedi. Bu yıl sağlıklı gelişme, yaşam güvenliği ve ahlaki (seks işçiliği) açılardan tehlikeli/zararlı işlerde çocuk emeği kullanılmasına karşı mücadeleyi İLO önplana çıkarıyor. İLO verilerine göre, çalışan çocukların takriben yarısı (115 milyon çocuk), bu tür tehlikeli işlerde çalışıyor, çalıştırılıyor. Bunların 53 milyonu 5-14 yaş arasında. Çocuklar için tehlikeli işler madencilik, tarım, inşaat, bazı sanayi dalları, bar-otel-lokanta hizmetleri ve ev hizmetlerinde yoğunlaşıyor. İLO, yılda takriben 22 bin çocuğun günümüz dünyasında iş kazalarında öldüğünü tahmin ediyor. Bu sayıya sakat kalanlar veya hasta olanlar dahil değil.

Yasal koruma yok

Çalışan çocukların dünyadaki coğrafi dağılımı, yoğunlaşmanın Sahraaltı Afrika, Latin Amerika ve Karayiplerde olduğunu gösteriyor. Dünyada çalışan çocukların yüzde 36’sı Sahraaltı Afrika bölgesinde bulunuyor. Ayrıca bu bölgede yaşayan çocukların yüzde 15’i tehlikeli işlerde çalıştırılıyor. Latin Amerika ve Karayip takımadalarında da dünyada çalışan çocukların yüzde 33’ü yaşıyor. Asya-Pasifik’te ise yüzde 10’u. Gelişmiş ülkeler de çocuk emeğinin kullanılmasından bütünüyle vazgeçebilmiş değiller. Bu ülkelerde de 2008 yılında 16 milyon civarında çocuk çalışıyor. Küçümsenecek bir sayı değil.

Çalışan çocukların büyük bölümü ücretsiz aile işçisi olarak çalışıyor. Beşte biri ise ücretli. Çocukların aldıkları ücret aynı işte çalışan yetişkinlerden daha düşük olduğu gibi, çok büyük çoğunluğu herhangi bir yasal korumadan yararlanmıyor. Yetişkinlerden daha az verimli oldukları her alanda geçerli bir varsayım değil.
1992’de İLO bünyesinde başlatılan Çocuk Emeğinin Sona Erdirilmesi Uluslararası Programı (IPEC) çerçevesinde, Türkiye de çocuk işgücü anketi yapmaya başladı. 1994’te yapılan ilk anketin verilerine göre, 6-17 yaş arasında çocukların yüzde 15’i çalışıyordu. Bu oran, 1999 anketinde yüzde 10.3, son 2006 anketinde ise yüzde 5.9 olarak ölçüldü. 1994-2006 arasında elde edilen bu ilerleme nedeniyle, 2006’da İLO Türkiye’yi dünyada çocuk işçiliğiyle mücadelede başarı sağlayan üç ülkeden biri seçti.

Elimizdeki son veri olan, Ekim-Aralık 2006’da yapılmış olan Çocuk İşgücü Anketi sonuçlarına göre, Türkiye’de 6-17 yaş aralığında olan çocukların yüzde 6’sı çalışıyor. Bu, 958 bin çocuk demek. Bunların yüzde 66’sı erkek. 6-14 yaş grubu içinde çalışan 320 bin çocuk, bu yaş grubunun yüzde 2.6’sını oluşturuyor. Bu oran, 1999’da yüzde 5.1’di. Bu verilerin kayıtdışı istihdam nedeniyle gerçeği ne ölçüde yansıttığını bilmiyoruz elbette. Ama eğilim olarak anlamlı bir azalma olduğu açık.

BETAM’ın 2006 verileri üzerinden yaptığı bir çalışma, 6-14 yaş arasında çalışan 320 bin çocuktan 125 bininin okula devam etmediğini gösterdi. Bunların 30 bini ise hiç okula gitmemiş. Ayrıca 2006 verilerinde, 6-14 yaş arasında çalışan çocuklardan 19 bin kız ve 26 bin erkek çocuğun imalat sektöründe, 5 bin erkek çocuğun inşaat sektöründe çalıştığı görülüyor.

Çocuk yevmiyesi

Türkiye’de her yıl 50-60 bin civarında aile, geçici tarım işçisi olarak fındık, pamuk, fıstık, vb. toplamak için mevsimlik olarak göç ediyor. Sayılarının 300 bin civarında olduğu tahmin edilen bu göçer emekçilerin arasında takriben 70 bin çocuk var. Bilindiği gibi, toplama işlerinde yaşlı, çocuk, kadın, erkek herkes toplu çalışıyor. Günde ortalama 10-11 saatlik çalışmanın karşılığı ödenen yevmiye, çocuklar için 20 TL civarında. Yani saati 2 liradan az! Temmuz 2010’da Mevsimlik Gezici Tarım İşçileri İzleme Kurulu’nun, 16 yaşından küçükler için 21,60 TL, büyükler için 25,35 TL olarak tespit ettiği asgari yevmiye seviyesini, “fındık maliyetini yüksek bulan” Sakarya ili Karasu Kaymakamı başkanlığında yapılan yeniden değerlendirme heyeti 20 ve 22 TL’ye indirdi! Birçok yerde mevsimlik çocuk işçilerine ödenen yevmiyenin, saat hesabı yapılırsa, 1.5 TL’ye yakın olduğu görülüyor. Ankara yakınlarında Beypazarı’nda da havuçları, Doğu’dan gelen ve çoğu çocuk olan mevsimlik işçiler, benzer bir yevmiye karşılığı söküyorlar.

AB Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle, Aralık 2010’da Avrupa Parlamentosunda kendine yöneltilen soruyu yanıtlarken, Türkiye’nin 2014 itibarıyla çocuk işçi çalışmasına bütünüyle son verilmesini sağlamayı taahhüt ettiğini açıkladı. Bu taahhüdün gerçekleşmesi, 2008’de bir milyona yakın olduğu tahmin edilen, belki 2010’da biraz artmış olan 6-17 yaş arası çalışan çocuk sayısının 100 bin civarına düşmesi anlamına geliyor. Sadece 12 yıllık zorunlu eğitimle ulaşılabilecek bir hedef değil bu. Şartlı gelir telafisi türünden önlemlerin yaygınlaşmasını gerektiriyor. 

Diyarbakır Bağlar Belediyesi Çocuk Eğitim Merkezi, Şubat 2011’de “Çocukların gözünden çalışan çocuklar” fotoğraf sergisi açtı. Okul ve oyun çağındaki çocukların sırtlarındaki ağır yükü çocuk gözüyle anlatan bu sergideki fotoğraflar önümüzdeki birkaç yılda bütünüyle tarih olacak mı? Çocuklar ölmesin, çalıştırılmasınlar da...

Not: Türkiye’de çocuk emeği konusunda yıllardır çalışan bir hükümet dışı kuruluş var: Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı. Vakfın internet sitesinde bu konuda duyarlılık oluşturma amaçlı yürüttüğü faaliyetlerle ilgili bilgiler yer alıyor.

*foto: volkan yıldırım
** bu yazı ilk olarak radikal gazetesinde yayımlanmıştır.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.