Haziran Ayı Tecrit Raporu Açıklandı

Tecrite Karşı Mücadele Platformu F tipi cezaevlerinde uygulanan tecrit, işkence ve ceza uygulamalarını protesto etti.

Tecrit karşıtları adına açıklamayı Veysel Şahin yaptı.

F tipi cezaevlerinde 11 yıldır tecrit işkencesinin artarak devam ettiğini ifade eden Şahin, Türkiye'de hapishanelerde son 10 yılda 1758 tutuklu ve hükümlünün hayatını kaybettiğine dikkat çekti. F tipi hücrelerinde tutukluların tek ya da üç kişilik hücrelerde tutulduğunu hatırlatan Şahin, bu durumun onların sağlığını olumsuz etkilediğini vurguladı.

"Tecrit insanlık suçudur ve insanlık dışıdır" diyen Şahin, sessiz ölüm anlamına gelen tecrite karşı aydınları, sanatçıları, bilim insanlarını birlikte mücadeleye çağırdı.

Açıklamanın ardından basın mensuplarına "F tipi hapishanelerde Haziran ayı hak ihlalleri raporunu" dağıtan Şahin, her ay için bu türden raporları yayınlamaya devam edeceklerini bildirdi.

"F tipi hapishanelerde Haziran ayı hak ihlalleri raporu"nda yer alan bilgilere göre:

Sincan 1-2 Nolu F tipi hapishanelerinde; 10 saatlik sohbet hakkı için 6 saat deniliyor ve telefonda "tekmil" dayatması, disiplin soruşturması, cezalar ve sansür şeklinde devam eden uygulamalardan bazıları şöyle:

-Rıza Kartal'a daha önceden sürgün geldiği cezaevinden yanında getirdiği anten kablosunun elektrik kablosu olarak gösterilerek verilen 5 günlük hücre cezası yanlışlığın farkedilmesi üzerine kaldırılmıştı. Ancak anten kablosu bu defada 'yasak madde' olarak gösterildi ve yeniden ceza verildi.

-Ethem Zariç'e gönderilen Güler Zere cenaze fotoğrafı verilmedi. Zariç yeğeni olduğunu söylemesi üzerine bunun ispatı istendi. Akrabalık belgesi alarak durumu ispatlayan Zariç'e fotoğraf bu defada soyadı farklılığı bahane olarak gösterilerek verilmedi.

-İdare tarafından hücrede bulundurabilecek kullanım aşyaları ve giysilere genelgede bile olmayan yeni sınırlamalar getirilerek tutuklulardan fazla olan eşyaları teslim etmeleri istendi.

Tekirdağ 2 Nolu F tipi hapishanesi; 10 kişilik sohbet hakkı 'yer ve personel eksikliği' iddiasıyla engellenmeye devam ediyor. Soruşturma ve cezaların devam ettiği hapishanede, tutuklu ve hükümlüler gardiyanların ve hapishane müdürü tarafından uygulanan şiddete ve hakaretlere maruz kalıyor.

İletişim yasaklarının yanı sıra alınan karalama ve el koyma ile tutuklu ve hükümlülerin basına, aydın ve sanatçılara, ailelerine ve arkadaşlarına yazdıkları mektup ve fakslar engelleniyor, dışarıdan gelen mektuplarda aynı şekilde 'örgütsel haberleşme' iddialarıyla el konuluyor. Tutuklu ve hükümlülerin avukatlarına kapalı olarak göndermek istedikleri mektuplar engelleniyor ve savunma dilekçelerinden AİHM başvurularına kadar her şey ayrıntılı olarak inceleniyor.

Edirne F tipi hapishanesi; tutuklu ve hükümlülere bazı yayın ve gazetelerin 'örgütsel döküman' iddiasıyla verilmiyor ve gönderilen kitaplar 10 kitap sınırı uygulaması nedeniyle teslim edilmiyor. Kantinde satılmadığı gerekçesiyle yasak olmadığı halde kırmızı boya, kırmızı kağıt ve daksil verilmiyor. Muayane için gidilen hastanelerde jandarmanın kelepçeleri açmaması ve bazen de doktorun duruma mühadale etmemesi nedeniyle yaşanan sıktıntılar devam ediyor.

Kandıra 2 Nolu F tipi hapishanesi; Gökhan Aktaş, Cem Özcan, Ali Kartal öğle yemeğinden zehirlendiklerini idareye bildirmelerine rağmen işlemler nedeniyle hastaneye götürülmeleri 1 saat geçiktirilmiştir. İdare tarafından tutukluların bildirmelerine rağmın hastalıklar ciddiye alınmıyor ve 'psikolojiktir' denlerek ilgilenilmiyor.

Yıllara varan cezalarla tutukluların görüş, mektup, telefon gibi hakları ellerinden alınıyor. Kantinde satılan ürünlerin kalitesizliğinin yanı sıra fiyatları da dışarıda satıldıkları fiyatın 2-3 katı kadar. Resim kalemi, kırmızı boya ve kağıt gibi malzelemeler burada da tutuklu ve hükümlülere verilmiyor.

İdarenin kantin fişlerine ve telefon talep formlarına eklediği 'oda', 'saygılarımla', 'arz ederim' şeklindeki ibareleri kabul etmeyen tutuklu ve hükümlülerin talepleri yerine getirilmiyor.