Header Ads

İşkence Afişi ' Askeri ve Emniyet Teşkilatını Alenen Aşağılama' Gerekçesiyle Toplatıldı

İHD Diyarbakır Şubesi ve kentteki 5 kurumun, 26 Haziran İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü dolayısıyla düzenleyecekleri etkinlikler için astığı afişler yasaklandı. 

26 Haziran İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü dolayısıyla İHD Diyarbakır Şubesi, MAZLUMDER, Diyarbakır Barosu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Diyarbakır Tabip Odası ve KESK Diyarbakır Şubeler Platformu tarafından ortaklaşa düzenlenen etkinlikler için Diyarbakır'ın çeşitli noktalarına polis işkencesini ve sokaktaki polis şiddetini konu alan afişler asıldı. Ancak afişler, Diyarbakır 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararıyla toplatıldı. 

İçeriğinde "İşkenceye sıfır tolerans, orantısız güce sonsuz müsamaha", "İşkence bir insanlık suçudur, sokak işkencesine yasal kılıf: Orantılı güç" ifadeleri bulunan ve polisin sokakta yaptığı işkenceyi resmeden fotoğrafların bulunduğu afişler, "Devletin askeri ve emniyet teşkilatını alenen aşağılama" fiilini düzenleyen TCK'nın 301/2 maddesi gerekçe gösterilerek toplatıldı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın istemi üzerine verilen toplatma kararında şu ifadelere yer verildi: "İlimizde kurulu bulunan ve faaliyet gösteren İHD, MAZLUMDER, TİHV, KESK, Diyarbakır Tabip Odası ve Baro Başkanlığı'nın amblemleri bulunan ve şehrin muhtelif yerlerinde bulunan Billboardlara asılan afişlerde '26 Haziran İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü' ibaresiyle başlayıp aşağısında toplumsal olaylarda yaşanan bir hadisenin fotoğrafının yer aldığı, fotoğrafın altında ise 'İşkence bir insanlık suçudur sokak işkencelerine yasal kılıf orantılı güç' yazısının yer aldığı ve TCK'nın 301/2 maddesine muhalefet olarak değerlendirilen bu afişler ile ilgili toplatılması ve el konulmasına karar verildi."

'POLİS DEĞİL İŞKENCE GÖRENLER AŞAĞILANIYOR'

Karara tepki gösteren İHD Diyarbakır Şube Yöneticisi Av. Pınar Dalkuş, "Kararda devletin polisini aşağıladığımız gerekçe gösterilmiş. Peki her gün sokaklarda aşağılanan, işkence gören insanımız ne olacak? Bu fotoğraflarda aşağılanan kim, onu sormak gerekir" dedi.
Dalkuş, kararın hukuka aykırı olduğunu söyledi. Diyarbakır'da bulunan 6 kurumla birlikte bu yıl polisin sokağa kadar taşırdığı işkence temasını işlediklerini belirten Dalkuş, şöyle konuştu: "Biz bu afişlerde kullanmış olduğumuz fotoğrafları bölgemizdeki acı bir gerçeğe dikkat çekmek amacıyla kullandık. Hükümet tarafından 'artık işkence yoktur' denirken, bölgemizdeki insanların her gün maruz kaldığı muameleyi göstermeye çalıştık. Verilen kararda devletin polisini aşağıladığımız gerekçe gösterilmiş, peki her gün sokaklarda aşağılanan, işkence gören insanımız ne olacak? Bu fotoğraflarda aşağılanan kim, onu sormak gerekir."

'İŞKENCE İNSANLIK SUÇU DEĞİL Mİ?'

Afişlerde "İşkence bir insanlık suçudur" dediklerini vurgulayan Dalkuş, "Acaba bu kararı verenler işkenceyi bir insanlık suçu olarak görmüyorlar mı? Yoksa hükümetin yaklaşımıyla meşrulaştırılmaya çalışılan sokak işkencesine yargı da destek mi veriyor?" diye konuştu.

Birlikte çalışma yürüttükleri kurumlarla kararı değerlendireceklerini kaydeden Dalkuş, İşkence Haftası ile ilgili çalışmalarını sürdüreceklerini dile getirdi. 

haber: etha

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.