Header Ads

AİHM Vicdani Ret Hakkını Kabul Etti

Uluslararası Af Örgütü, yazılı bir açıklama yaparak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin askerlik hizmetine karşı vicdani ret hakkını teyit ettiğini duyurdu. 

Uluslararası Af Örgütü, AİHM'in Bayatyan Ermenistan davasında devletlerin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 9. maddesinde öngörülen düşünce, vicdan ve inanç özgürlüğü haklarına itibar edilmesi yükümlülüklerinin bir parçası olarak, bireylerin vicdani ret haklarına da saygı göstermeleri gerektiğine kanaat getirdiğini belirtti. 

AİHM'in bu karar ışığında sözleşmeye taraf olan Türkiye ve Azerbaycan gibi ülkeleri bu karara uymaya çağırdığını belirten Uluslararası Af Örgütü, "Ermenistan da, Alternatif Hizmet Kanunu’nu, sunulan alternatif hizmetlerin, Avrupa ve uluslararası standartlar doğrultusunda, tamamen sivil niteliğe haiz, cezai ve caydırıcı özelliklerden uzak olmasını sağlayacak şekilde değiştirmelidir. Alınan bu kararla, zorunlu askerlik hizmetine karşı vicdani ret hakkı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi katında ilk kez açıkça kabul edilmiştir" dedi.

BAYATYAN DAVASI

Ermenistan’ın başkenti Erivan’da yaşayan Vahan Bayatyan'ın Yehova Şahidi olduğu ve vicdani nedenlerden dolayı askeri hizmeti yapmayı reddettiğinin belirtildiği açıklamada Batayan'ın dava süreci şu şekilde aktarıldı: "2001 yılında, 1.5 yıllık hapis cezasına mahkum edildi. Cezası, savcının Bayatyan’ın vicdani reddini 'asılsız ve tehlikeli' bulması nedeniyle daha ağır bir ceza verilmesi için temyiz etmesinin ardından bir yıl arttırıldı. Alınan karar, Ermenistan Temyiz Mahkemesinde de onaylanınca, Bayatyan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu.

ALTERNATİF HİZMET DE ASKERİ

2000 yılında Avrupa Konseyi’ne katılımıyla beraber, Ermenistan, 'Konsey’e katılımının ardından ilk 3 yıl içinde alternatif hizmete ilişkin Avrupa standartlarıyla uyumlu bir kanun çıkaracağı konusunda taahhütte bulunurken, hapis cezasına mahkum edilen ya da disiplin taburlarında görev verilen tüm vicdani retçileri affedeceğini ve Alternatif Hizmet Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle birlikte silahsız bir askeri hizmet ya da sivil hizmette görev almalarını sağlayacaklarını' belirtmişti. 

17 Aralık 2003 tarihinde yürürlüğe giren Alternatif Hizmet Kanunu, vicdani retçiler için 'Alternatif Sivil Hizmetin' oluşturulmasına yönelik bir hüküm tanımış oldu. Ancak Bayatyan’a alternatif hizmetten yararlanma fırsatı hiç bir zaman tanınmadı. Bilakis, Yehova Şahidi olup alternatif hizmette görev alanlar, bu hizmetin sivil bir niteliğe haiz olmadığını, askeri yemin etmek ve askeri üniforma giymek gibi kendileri için kabul edilemez bir takım yükümlülüklerin olduğunu dile getirdi."

TÜRKİYE'YE ÇAĞRI

Uluslararası Af Örgütü, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'nun, 1993’ten bu yana, devletlerin Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’deki düzenlemelere riayetini denetlemek üzere kurulduğunu ve bağımsız uzmanlardan oluşan bir organ olan bu düzenlemeleri, vicdani ret hakkını da kapsayacak biçimde yorumladığını belirtti. Örgüt, "Bayatyan davası, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin vicdani ret hakkı konusunda karar verdiği ilk dava olma özelliğini taşımaktadır. Örneğin Türkiye gibi daha önceki davalarda, vicdani retçilere askerlik hizmeti yapmayı reddettikleri gerekçesiyle uygulanan hapis ve diğer cezaların insanlık dışı ve aşağılayıcı mahiyette olduğu hükmüne varılmış ancak askerlik hizmetine karşı vicdani ret hakkı doğrudan ele alınmamıştır" diye belirtti.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.