Header Ads

'Yargılanan Beat Kuşağıdır'

Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulunun verdiği rapora dayandırılarak William Burroughs'un yazdığı ve Süha Sertabiboğlu tarafından Türkçe'ye çevrilen Yumuşak Makine adlı kitabın ilk duruşması Sultanahmet Adliyesi 2. Asliye Ceza duruşma salonunda görüldü.

DERS KİTABI OLARAK OKUTULAN KİTAP YARGILANIYOR

Süha Sertabiboğlu; kitabın yabancı bir yazara ait olduğu ve görevinin aslına uygun çevirmek olduğunu, yazarın dünyaca tanındığı ve kitapların anti-edebiyat metni olarak İngilizce Filoloji bölümlerinde ders kitabı olarak okutulduğuna dikkat çekti. Kendisine yüklenen "porno çevirmeni" sıfatını kabul etmeyen Sertabiboğlu "Ben porno çevirmeni değil edebiyat çevirmeniyim, alışılmışın dışında bir üslup benimsediği için bir kitabın müstehcen olarak yargılanmasını doğru bulmuyorum" dedi.

'YARGILANAN BEAT KUŞAĞIDIR'

Sel Yayıncılık sahibi İrfan Sancı, "Burada yayıncısı, çevirmeni ve yazarı değil bir kuşak, Beat Kuşağı yargılanmaktadır ve Beat Kuşağını yargılamak da Türk yargısına düşmez" diyerek başladığı konuşmasında, Kuşağın 1950'lerde Amerika'da çıktıkları sosyal ve politik ortama vurgu yaptı. 50 yıl sonra Türkiye'de yargılamanın anlamsızlığın olduğunu ifade eden Sancı, şöyle devam etti: "Beat kuşağı 2. Dünya Savaşı sonrası muhafazakar-burjuva Amerikan toplumu ve yaşantısına karşı çıktı. Burroughs da bu üçleme de aynı şeyi edebiyata taşıyarak, yerleşik edebiyat kalıplarına saldırdı. Kitabın içinden çıktığı toplumsal ve politik ortamdan koparılması kadar, yerleşik kalıplara uymadığı için yargılanması da bu yüzden tuhaf."

Kitabın ön kapak görselinden arka kapağına kadar yetişkinler için hazırlanan bir kitap olduğunun aşikar olduğuna dikkat çeken Sancı, çocuklara zararlı diyerek yargılamanın mümkün olamayacağını belirtti. Sancı, "TCK 226/7 maddesi edebi ve bilimsel eserleri kapsam dışında bırakmasına rağmen iddianamede hem edebi eser denilmektedir hem de müstehcenlikle suçlanmaktadır. Yargıtay'ın 1996 yılında bile daha ileri kararları vardır. Yasaya göre pornografik olması için cinsel duyguları tahrik gibi bir kasıt ve okuyucu üzerinde böyle bir etkisinin olması gerekmektedir, halbuki metin içinden çıktığı topluma ve onun ikiyüzlü ahlakına karşı yazılmış edebi ve aynı zamanda politik bir metindir, müstehcenlik suçlamasını kesinlikle kabul etmiyorum" dedi.

SAVCILIK İDDİANAMESİ ÇELİŞKİLİ

Sanık avukatı yaptığı savunmada, savcılık iddianamesinde eserin hem edebi olduğunun, hem de müstehcen hatta pornografik olduğunun belirtildiğine işaret ederek, "Bu iki unsurun yan yana gelmesi mümkün değildir" dedi. Muzır Kurulu raporunun hepsinin değil "kes-yapıştır tekniğiyle" bir kısmının alıntılandığına işaret eden avukat, müvekkillerinin bu rapora göre yargılanmasının mümkün olmadığını belirtti.

'PORNO VE PORNOGRAFi' TUTANAKLARA 'MÜSTEHCEN' DİYE GEÇTİ

Mahkeme sırasında İrfan Sancı ve Süha Sertabiboğlu'nun ifadelerinin mahkeme tutanağına geçirilmesinde sık sık zorluk yaşandı. Özellikle "pornografi" ve "porno" ifadeleri ısrarla "müstehcenlik" olarak tutunaklara geçirilirken, "beat kuşağı" yerine "bir kuşak" ifadesinin kullanılması avukatların müdahalesiyle düzeltildi.
Türkiye Yayıncılar Birliği, Çevirmenler Birliği (Çevbir), Çeviri Derneği (Çev-Der), Ayrıntı Yayınları, Altıkırkbeş Yayınları, PEN Türkiye, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, okurlar, yerli ve yabancı basının izlediği dava 11 Ekim 2011 tarihine ertelendi.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.