Header Ads

TTB ve SES: Van'da Hastalık Riski Artıyor, Acilen Önlem Alın

Van'da meydana gelen 7.2'lik depremin ardından Van'ın Erciş İlçesi’ne gelen Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) üyesi gönüllü sağlık çalışanları, bölgede yaptıkları çalışmalara ilişkin hazırladıkları raporu açıkladı. Raporda havaların soğuması ile birlikte bölgede hastalık riskinin artığına dikkat çekilerek, acil önlemler alınması istendi.

Erciş'te 23 Ekim'de meydana gelen 7.2'lik depremden sonra depremzedelere yardım etmek için çeşitli il ve ilçelerden Erciş'e gelen gönüllü SES ve TTB üyeleri, yaptıkları çalışmalara ilişkin hazırladıkları raporu açıkladı. Zeylan Parkı’nda kurulan poliklinik hizmetinin verildiği koyteynır önünde yapılan açıklamaya TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Halis Yerlikaya, SES Genel Merkez yöneticisi Bedriye Yorgun, SES Van Şube Başkanı Yılmaz Berki katıldı.

TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Yerlikaya, 23 Ekim'de yaşanan depremin ilk saatlerinden itibaren TTB ve SES ekiplerinin bölgeye ulaştığını ve bugüne kadar faailyetlerine devam ettiğini belirtti.

Yapılan çalışmalara ilişkin bilgi veren Yerlikaya, SES ve TTB üyesi gönüllü hekim ve sağlık çalışanlarının ilk gün faal olan Toplum Sağlığı Merkezleri’nde Sağlık Bakanlığı ekiplerine gönüllü destek verdiğini ve Sahra Hastanesi'nin kurulması çalışmalarına aktif katılım sağladığını söyledi.

Yerlikaya, Erciş ilçe merkezinde TTB, SES ve bölge belediyeleri tarafından kurulan "Sağlık Koordinasyon Merkezi"nde, depremin sağlık hizmetine etkisi, sağlık çalışanlarının durumu, sağlık hizmetlerine erişim, halk sağlığını tehdit eden sorunların gözetimi, arama ve kurtarma faaliyetlerinin izlenmesi, kriz masası üyeleri ile temas, çadırkent incelemeleri, koruyucu hizmetlere yönelik öneriler, deprem bölgesine yapılacak tıbbi ve tıbbi olmayan yardımların yönlendirilmesi, yardım dağıtımları ve toplum yaşam alanlarının incelenmesi gibi faaliyetler konusunda gözlem ve denetlemelerde bulunduklarını aktardı.

Mahalle ve köylerde mobil sağlık hizmeti verdiklerini aktaran Yerlikaya, Erciş'te kısmi de olsa ASM'lerin açıldığını, Sahra Hastanesi'nin daha iyi hizmet verebilecek hale geldiği bilgisini veren Yerlikaya, bu nedenle ikinci depremden sonra sağlık hizmeti açısından sorun yaşamaya başlayan Van merkezde çalışmalarını sürdüreceklerini söyledi.

Yerlikaya, Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Hizmetlerden sorumlu devlet bakanlığına şu çağrıyı yaptı: "Buradaki sağlık ve sosyal hizmet personeli deprem mağdurudur ve tükenmişlik sendromu yaşamaktadır. 10’ar günlük temel yaşam ihtiyaçları karşılanarak, özlük hakları korunarak sağlık ve sosyal hizmet personelini iyi bir koordinasyonla burada çalıştırın ve diğer yerli personeli kendisi ve ailesi ile ilgilenebilmesi için izne ayırın. Böylesi bir kararlaşma ve ortak koordinayon kapsamında TTB ve SES destek vermeye, üyelerini gönüllü bir şekilde sevk etmeye ve ortak çalışmaya hazırdır."

TTB Merkez Konsey Üyesi Halis Yerlikaya, acilen yapılması gereken konulara ilişkin şu önerileri sıraladı:

"1- Bölgenin ağır kış koşulları düşünüldüğünde çadır bir barınma seçeneği olarak mümkün olan en kısa süre için tercih edilmelidir. Depremzedeler bir an önce sağlıklı konutlara, beslenme rejimine, ekonomik güvenceye, okula, işlerine ve sosyal hizmetlere kavuşturulmalıdır. Aksi takdirde beden ve ruh sağlıklarını korumak mümkün olmayacaktır. Temel gereksinimler sağlanmadan, götürülecek sağlık hizmetlerinin de yararı olmayacaktır.
2- Koruyucu sağlık hizmetleri başta olmak üzere sağlık hizmetleri yeniden reorganize edilmelidir. (Gebe, bebek ve çocuk takibi, aşılama çalışmaları, çevre sağlığı hizmetleri vb.) Özellikle aşılama çalışmaları en kısa zamanda başvuranlara değil tüm gereksinimi olanlara başlanmalıdır. Bir an önce tüm ASM’ler açılmalı ve entegre ve etkin bir birinci basamak hizmeti sunulmalıdır.
3- Bölgedeki sağlık hizmetleri; çalışma düzeni iyi ve eşgüdümlü bir şekilde planlanmış rotasyonlarla görevlendirilecek sağlık personeliyle sağlanmalıdır. Bölgeye rotasyonla gönderilecek sağlık personelinin de görev tanımları ve görev süreleri belirli olmalı, bölgede kalacakları süre içerisinde olanaklar ölçüsünde altyapı desteği sağlanmalıdır. Depremzede sağlık çalışanlarının birçok sorunu bulunmaktadır ve özel bir psikososyal destek programına ihtiyaçları vardır.
4- Özellikle çocuklarda beslenme dikkatle izlenmeli, beslenme sorunları ile ilgili önlemler alınmalı. Başta Zatürre ve ishal olmak üzere olası hastalıklara karşı dikkatle izlenmelidir.
5- Uzun dönemde ruh sağlığı sorunları giderek artacaktır. Psikolojik ve sosyal yıkımın tespiti ve tedavi süreci; psikiyatrist, psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarının katılımı ile travmaya bağlı sorunlara yönelik kadın ve çocuklar için başta olmak üzere bir çalışma planlanmalıdır.
6- Temel sağlık hizmetlerinin koordinasyonu henüz tam olarak yapılamamıştır. Özellikle kırsal nüfusa yönelik sağlık hizmet ihtiyacı bulunmaktadır. İl sağlık müdürlüğü gezici 112 ekipleriyle köylere sağlık hizmeti götürmeli, acil hizmetlerin ötesinde kalıcı ve bütünlüklü bir birinci basamak sağlık hizmeti kurgulanmalıdır.
7- Bölgenin depremden önce zaten var olan altyapı sorunları yoğunlaşmıştır. Ayrıca bölgede yoğun bir çevre kirliliği yaşanmaktadır. Yerel yönetimler ve Çevre Bakanlığı ile işbirliği içinde bu sorunlar bir an önce giderilmelidir.
8- Uzun vadeli ve gereksinimi olan herkese yardım organizasyonu planlanmalıdır.
9- Ağır kış koşullarında depremin yarattığı travmanın etkisinde, başka bir seçeneği olmadığı için deprem bölgesinde zor koşullarda yaşamlarını sürdüren depremzedeler için kamunun tüm olanakları seferber edilmelidir.
10- Fazla gecikmeden, başka gündem maddeleri öncelik olmadan, bu depremdeki deneyimlerden de yola çıkarak, daha sonra olabilecek bir afette neler yapılabileceğinin, nasıl hazırlanılabileceğinin planları hazırlanmalıdır."

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.