Header Ads

Odatv Davası'nda Savunma Sırası Nedim Şener'de: Benim Bu Davaya Dahil Edilmem Dink Davasını Karartma Amaçlıdır

Özgürlük için yola düşenlere teşekkür ederim. Zarakolu'na, Hopa davasına selam ederim!

 Hanefi Avcı'nın kitabına katkı yapsaydım delikanlıca söylerdim. Hrant davasında Avcı'yla ayrı düşünüyoruz. O davanın kapandığını söyledi ben hayatımı koydum. Hanefi Avcı'nın kitabının altına asla imza koymazdIm. Dink cinayeti aydınlandı diyen bir kitaba asla imzamı atmazdım.

 Bana atfedilen suçun delillerini hiç görmedim.

Cemaatle ilgili araştırmalar yaptım, onlardan nefret etmedim ama merak ettim. Ama gazetelerden görüyorum ki onlar bizden nefret ediyor. Gazetecilik hayatım boyunca hiçbir siyasi tavrım olmadı. Ama hep merak ettim. Öğrenmeye çalıştım.

Ben 100'e yakın davadan yargılandım. Aklıma kötü bır şey gelmez. Ahmet bana diyor ki senin icine Polyanna kacmis!

Adaletin kestiği parmak acImayabilir ama polisin kestiği parmak acıyormuş.

Savcı herhalde iş yoğunluğundan polis raporlarından copy paste yapmış.

Burada benim gazeteci olduğum olgudur, terörist olduğum yakıştırmadır.

Polis raporlarının iddianameye dönüşmesi Türkiye'yi dünyada zor duruma düşürüyor. 100'e yakın gazeteci haber yaptığı için cezaevinde!

Yargılanmaktan değil insanlarin vicdanlarında mahkum olmak istemiyorum. Bugüne kadar boyun eğmedim ve böyle olmasa halkın yüzüne bakamazdım.

Nedim duygulandı, ara verildi

Önemli olan eşinizin, çocuğunuzun yüzüne bakabilmektir. Kızım 'babam teröristse ben onu affetmem' demiş. Biz ona öyle öğrettik.

Mahkemenizde adaletin gücünü görmek istiyorum. Boyun eğseydim Hrant Dink'ten, Sedat Simavi'den, Abdi İpekçi'den, Yaşar Kemal'den utanırım.

 Polisler çocuğumun ödevlerine bile baktılar. Çocuğum beni terör suçlusu olarak algılayınca; ben babamı savunmam demiş. Çocuğun odasına girdiler arama yaptılar. Bu durum anlatılmaz.

Benim bu davaya dahil edilmem Dink davasını karartma amaçlıdır bana göre.

Ergenekon örgütüyle bağdaştırılmam bir mail'le oldu. Tüm bunlar Dink cinayetiyle ilgili yaptığım araştırmalardır. Poliste, MİT'te bir yapı var ve Dink cinayetini örtmeye çalışıyorlar.

Dink cinayetinde polisin ihmalini yazdığım için hakkımda dava açıldı.. Olay şudur: Dink cinayetinden sorumlu olan polis memurları ile bu soruşturmayı yürüten polis memurları aynıdır.

Dink cinayetindeki sorumluları deşifre ettiğim için 3 davada 32 yılla yargılanıyorum, katiller daha az cezayla yargılanıyor.

Telefonlarım dinlendi ve Odatv baskınına kadar tapelere bakılmadı.

Beni suçlayan elektronik ihbarı kimin yaptığını polis araştırmadı, bu bilginin doğruluğu hiç sorgulanmadı! Sahte isimli e-postayla Ergenekon davasıyla ilişkilendirildim. Bu postayı gönderen kim, araştırılmadı bile.

Ergenekonla nasIl mı ilişkilendirildim? Ramazan Akyürek benim hakkımdaki şikayetinde "bizi Ergenekon'a hedef gösterdi" dedi!

Başbakan'ı canevinden vuracak bir suikast yapacağım şüphesi üzerine hakkımda dinleme kararı alınıyor... Böyle birşey -Başbakana cinayet- yapacaksam neden izlenmedim, ben Supermen miyim ki izlenemedim?

 Hrant Dink cinayeti tek kişilik bir soykırımdır. Ben bu cinayetin aydınlatılmasını istiyorum. Çocuğumun Hrant Dink'i öldürenlerin bulunmadığı bir toplumda yaşamasını istemiyorum.

Bu duruşmada her yerde Sabri Uzun adı geciyor. Niye sanık değil? Sayın savcılık neden Sabri Uzun'un görüşlerine başvurmaz, neden dinlenmiyor?

İddianamenin bütününde tutarlılık yok. Biliyorum savcının zamanı yok başka iddianameler yazıyor ama bari aleyhte delil toplasın!

İddianame Avcı ile aramda özel bir bağ varmış havası yaratıyor. Oysa onunla birçok gazeteci konuşmuştur. Ağustos ayında kitabı aldım. Benden başka herkesin Hanefi Avcı'nın kitap yazdığından haberi varmış. Kitap çıktığında ben onun hakkında yazılmış bir kitap sandım! Ertesi gün söyleşi için randevu istedim.

Baransu 14 ve 28 mart köşe yazılarında benim yazdığım metinlerin kitabın taslağından alındığını yazdı deyip tersini ispatladı. Bu soruşturmada sayın savcıya kırgınlığımın nedeni Baransu'nun iddialarının dosyaya birebir girmesidir. Baransu'nun "taslaktan alıntı" şeklindeki  yazılarını iddianameye aldı! Mehmet Baransu, yazınca başka bir şey, biz yazınca terörist... Mehmet Baransu maşallah oturmuş, haber diye fezleke yazmış savcılık da bunu iddianame kabul etmiş.

Benim bildiğim gazetecilik kapı açmak, perde aralamak, pencere açmak ayna tutmak degil!

Soner Yalçın ile cezaevi aracında tanıştık.

Kitap yazdığımı ben, birkaç meslektaşım, yayınevi ve polisler biliyormuş.

Hrant Dink'i yaşarken tanımadım. Dirisi ailesine ait, ölüsü hepimizindir. Ben Hrant Dink'in adının gectigi her yerde konuşurum. Ben kendimi savunabiliyorum ama o artık savunamıyor.

Ahmet Şık'ın kitabına hiç katkı sağlamadım. 2 yıldır da görüşmüyorduk.

Üzerimizden şu deli gömleğinin çıkarılmasını talep ediyorum.

Ahmet tahliye talep etmedi. Ben de onu yalnız bırakmamak için kalırım ama ben onun yerine de tahliye talep ediyorum.

Mahkemenin /adaletin böyle şeylerle daha fazla meşgul edilmesini istemiyorum.


(Elif Ilgaz, Hilmi Hacaloğlu, Banu Güven ve Efkan Bolaç'ın anlık tivitlerinin derlemesinden oluşan bir haberdir.)

Foto: Timur Soykan'ın mahkemeden yaptığı çizim.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.